miting önceside sonrasıda düşündüklerim hiç değişmedi, birgün gazetesinde de hemen hemen düşündüklerime yakın “İMO yönetim kuruluna açık eleştiri” diye bir mektup yazmış , hoşuma gitti okumanızı tavsiye ediyorum …

Sayın Yönetim Kurulu üyeleri,

İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi yönetimleri 40 yıla yakın süreden beri, üyeleri düşün emekçisi olan, mesleki-demokratik bir İdde örgütünün öncüsü olmanın bilincinde davranmaya çalıştı. Bunda yetersiz kaldıkları zamanlarda bilinçli üyelerinin uyarılarını karşılarında buldular.

Yönetiminiz ekli mesajınız ile biz üyeleri, Ankara’da yapılacak mitinge çağırıyorsunuz. Bizim birikimlerimizle otobüs tutacağınızı iletiyorsunuz. Bilindiği gibi, bu mitingin düzenleyicisi Atatürkçü Düşünce Dernekle-ri’dir. Bu dernek, kuruluş amacı ile, Atatürk’ün “Ben bir pratisyenim… ideolojim yoktur… yolum çağdaş bilimin yoludur” söylemine karşılık, O’na haketmediği, taşıyamayacağı boyutta yükleri yükleyerek en büyük saygısızlığı yapmıştır. Bu durumu kavrayan,

sezen halkımız onları bir avuç üyeyi aşamama ile değerlendirmiştir. Eylemleri çok az ilgi çeken bu dernek, 301. maddeye sahip çıkmak, 12 Eylül anayasasına karşı çıkmamak, demokratik hiçbir uğraşa katılmamak gibi nitelikleri ile dikkat çekmektedir. En önemli düzen eleştirisi, “laikliğin savunusu”dur. Bu yapısı ile îaiklik yandaşı milyonlarca çağdaş yurttaşı kucaklayamamakta, hatta küstürmektedir. Son genel başkanı emekli general hakkında darbecilik suçlaması ile soruşturma başlatıldığını basından izliyoruz.

Mitingde, medyada silah üstüne ölme-öldürme yeminleri eden militarist dernekleri, YÖK profesörlerini, tüm faşizan örgütlenmeleri göreceksiniz. Veli Küçükler, Aldıkaç-tılarla yürüyeceksiniz.

Biliyorum, iktidar partisinin ‘dinsel referanslı’ düzen kurma ve çağdaş kazanından geri alma eğilimleri taşıdığı ‘en büyük korkunuzdur’. Sizleri haklı gibi gösterecek birçok olumsuz gelişmenin, dinsel referanslı örgütlenmenin bizler de farkındayız. Ancak bu korku, bizleri 12 Eylül sahiplerine, özlemcilerine yardımcılığa mahkûm etmemelidir. Yurdumuzda çağdaş kazanımların savunuculuğunu yapan, aynı zamanda demokrasinin bekçiliğini ve savunuculuğunu yapan örgütlenmeler oluşabilir ve milyonlarca laiklik yandaşını kucaklayabilir. Yeter ki aklımızı biraz başımıza toplayalım. Mitinge katılan eski bir partimiz hakkında ise artık söylenecek söz bitti.

Yönetim kurulunuzu çok ciddi eleştirir, bir dahaki seçimlerde böyle ciddi hatalar yapmayan üyelerin görev almasını dilerim. Mitinge katılmama kararı alan TMMOB ve Genel Merkez yöneticilerini sağduyularından ötürü kuüarım.

Çağdaş bir Türkiye’de, çağdaş hukuk düzeninde, demokratik kazanımlara yenilerini art arda ekleyerek ve emek dünyasının bu gelişmelerden gün gün güçlendiğini görerek yaşamanızı diliyorum.

BİROL BORA

kaynak :BİRGÜN