Etiket arşivi: 12 eylül

sıra kimde ?

petrolün mü var derdin var !! hemen dünyadaki egemen güç veya güçler demokrasi getiriyor…

şu devirde ortadoğu ve çevresinde coğrafi bir yerleşkeye sahipsen, gelişememiş ,demokratikleşememiş ,demokratikleştirilmemişsen, hemen alo özgürlük hattını ara ,ABD ,Nato Ve diğer müttefikler hemen özgürlüğü getirsinler. bkz:IRAK

Okumaya devam et

12 eylül anayasa referandum maddeleri ,neye evet yada hayır diyeceksiniz ? öğrenin !!

gine herşeyde olduğu gibi sürü psikolojisiyle hareket etmeye hazırız. hemen renk değiştirebiliyoruz, bizim için ne faydalı ne zararlı tartıp biçmek yerine hazır biçilmişini kendi ezberimize alıyoruz. hiç kafa yormak, okumak yok .ezber bozmak bizim ,bizlerin alışkanlıkları arasında değil. sırf 12 eylül’le hesaplaşıyorum diye ortaya atılan anayasa teklif metninin   içeriğini merak edenleriniz ,edenlerimiz illahaki vardır. henüz geç değil , oylarımızı vermedik. evlerde sokaklarda , survivor’ı, gs-fb maçlarını, yemekteyiz’i tartışıp konuşacağımıza bir kere de zor yolu şeçip kafa yoralım ,mantık yürütelim .

bir saatlik bir zaman ayırırsak eğer , sakin ve mantıklı kafayla hayırlısına karar vericeğimizi düşünüyorum.

işte sizlere yapılacak değişiklikler ve şimdiki anayasanın maddelerinin hali; Okumaya devam et

12 eylül’de referandum nedir ,neler içerir ?

12 eylül’ün kalıntılarının ,yaşanmışlıklarının  ülkemiz demokrasisine etkilerini hissedilir derecede yaşadığımız her yeni günde , yerine yenisi eklenen anti demokratik yasalar , neoliberal politikalar kısım kısım ,parti parti “ölümü gösterip sıtmaya razı ederek”, araya birkaç demokratik ve demorakikmiş gibi gözüken maddeler ,yasalar yapıp ,kendi “yandaşlarına” “peşkeşin” , sermayin hükümdarlığını ,insan hayatının değersizliğinin her geçen gün belirginleştirildiği günler yaşıyoruz. Okumaya devam et

Nazım Hikmet memleket ,memleket Nazım Hikmet…

değerlerin ,demokratik hareketlerin ,insanca yaşam için gereklerin ,sonradan farkına varıp yada varıldığını gösterip türbinlere oynama niyetiyle , sonradan değer kazanmasını sağlıyor , kağıt üstünde “günah çıkartıyoruz” ülke olarak. Okumaya devam et

12 eylül filmi yağmurdan sonra beyazperde’de..

tarihimize kara bir leke olarak geçen, günümüzde her anlamda etkisini hissettiğimiz 12 eylül darbesi senaristlere yeterince malzemeyi ,etkiyi vermiş olacak ki ,eve dönüş, babam ve oğlum, beynelmilel gibi filmlerden sonra 12 eylül içeren filmlerin peşi ardı kesilmiyor. sinemaya etkisinden öte ,günlük yaşantımızda hukuk sisteminde zaten yeterince etkisini hissediyoruz ,yaşıyoruz. Okumaya devam et

28 yıl sonra gine 12 eylül..

ezberletilmesi ,öğretilmesi ,neden-sonuç ilişkileri iyi analiz edilmesi gereken bir antidemokratik hareket 12 eylül darbesi . darbe öncesinden öte sonrasına değincem gine . her demokratik platformda ,gazetede ,dergide yazan birşey ama hafızalara kazınmalı ki ,unutulmamalı ki bir daha 12 eylül yaşanmasın , teşebbüs dahi olmasın! Okumaya devam et

dünya’da 1mayıs ,Türkiye’de 1mayıs..

Türkiye’de 1mayıs 77’de kanlı 1mayıs olarak tarih’e geçti maalesef. 12 eylül sonrası yasaklandı ,93’ten sonra tekrar kutlanmaya başladı. ama ben anlayamadım halandaha neden taksim’de kutlanılmasına izin verilmediğini. yada oraya bırakın kutlamak istemelerini ,çicek atmak için, ölenleri anmak için gidildiğinde bile bütün İstanbul caddelerini ,trafiğini bütün herkes sokağa dökülmüşte , bu dökülenlerde İstanbul halkı eziyet çeksin diye eylem yapılıyormuş gibi bir hava estirilmesini. ortalığı geren ,trafiği tıkayan emmiyet güçleri , bu apaçık ortada . televizyonda izliyoruz ,polisler bazı sahnelerde eylemcilerden kat kat kalabalık oluyor. televizyonlarda aslında olayı eylemcilere atmak istiyorlar bıyık altından, ama bazen öyle görüntüler oluyor ki , hiç alakası olmayan insan yada görevini yapan kameraman da olaydan nasibini alınca objektif olmak zorunda kalıyorlar.

nese önümüzdeki günlerde görecez bakalım ne olacak ne bitecek…

özgürlük ,demokrasi diyen iktidarın birkez daha “takke düştü ,kel göründü” durumunu göreceğimiz kesin. türbana özgürlük , ama 1 mayıs’a hayır , yada özelleştirmelere , tersanelerde işçilerin ölmesine “EVET” politikalarına devam . yada ” ÜÇ ÇOCUK” var ,taze gündem.

demokrasinin işine geldiği gibi kullanıldığını önümüzdeki günlerde tekrar göreceğimiz şüphesiz… inşallah kimsenin burnu kanamadan ,alakasız insanların canı yanmadan bu sene ve önümüzdeki senelerde 1 mayıs’ı atlatırız.

her olayda ,yok avrupada şu var bu var, nükleer şurda var , polisin yetkileri orda sınırsız , şurda kamu kuruluşu yok herşey özel sektörde diyenlerin de 1 mayıs için birazda o dedikleri ülkeleri 1 mayıs uygulamalarında örnek almalarını tavsiye ederim.

mesele tatilse,zaten Türkiye’de tatil çok demeyin , 1 günlük tatil kimseye koymaz , zaten işimiz gücümüz tüketmek, tüketim toplumu olmadık mı ?, 1 günlük tatilde tüketmeyiz işte…

işte dünyada 1 mayıs’ın tatil olduğu ülkeler;

-Avrupa (Toplam 43 ülke): Almanya, Andora, Arnavutluk, Avusturya, Belçika, Bolerus, Bosna Hersek, Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Estonya, Finlandiya, Fransa, Hırvatistan, Hollanda, İngiltere, İrlanda, İspanya, İsveç, İsviçre, İtalya, İzlanda, Karadağ, Letonya, Liechtenstein, Litvanya, Luksemburg, Macaristan, Makedonya, Malta, Moldova, Monaco, Norveç, Polonya, Portekiz, Romanya, Rusya, San Marino, Sırbistan, Slovakya, Slovenya, Ukrayna, Yunanistan,

-Asya (Toplam 30 ülke): Ermenistan, Bahreyn, Bangladeş, Kamboçya, Çin, Doğu Timor, Hong Kong, Hindistan, Endenozya, Irak, Filistin, Kazakistan, Kırgızistan, Laos, Lübnan, Malezya, Myanmar (Burma), Nepal, Kuzey Kore, Pakistan, Filistin, Filipinler, Singapur, Güney Kore, Sri Lanka, Suriye, Tayvan, Vietnam, Yemen, Japonya,
Amerika (Toplam 21 ülke): Arjantin, Bolivya, Şili, Kolombiya, Ekvator, Guyana, Paraguay, Peru, Surinam, Uruguay, Venezüella, Küba, Belize, Costa Rika, El Salvador, Meksika, Honduras, Nikaragua, Panama, ABD, Kanada.
-Afrika (Toplam 38 ülke): Cezayir, Angola, Benin, Botswana, Burkina Faso, Burundi, Çad, Kongo, Mısır, Eritre, Etiyopya, Gabon, Gambia, Gana, Kenya, Lesato, Madagaskar, Malawi, Mali, Marutanya, Fas, Mozambik, Namibya, Nijer, Nijerya, Raunda, Senegal, Somali, Güney Afrika, Swaziland, Tanzanya, Togo, Tunus, Uganda, Batı Sahra, Zambia, Zimbabwe
-Okyanusya (Toplam 3 ülke): Avustralya, Yeni Zelanda, Vanatu.

neden 1mayıs?

Bir proleter bayram gününü, sekiz saatlik iş gününü elde etme aracı olarak kullanma düşüncesi ilk kez Avustralya’da doğdu. Avustralyalı işçiler, 1856’da, sekiz saatlik işgünü lehinde gösteriler yaparak, toplantılar ve eğlenceler düzenleyerek, hep birlikte bir günlük iş bırakmaya karar verdiler. Bu kutlamanın yapılacağı gün olarak da 21 Nisan tarihi saptandı. Avustralyalı işçiler bu kararı, yalnızca 1856’da uygulamaya niyetlenmişlerdi. Ama bu ilk kutlamanın Avustralyalı proleter kitleler üzerinde çok büyük etkisi oldu, onları canlandırıp yeni bir heyecana yol açtı ve bu kutlamanın her yıl tekrarlanmasına karar verildi.

Gerçekten işçilere, kendi kendilerine kararlaştırdıkları bir anda, kitle halinde işi bırakmaktan daha fazla cesaret ve kendi gücüne güven duygusunu ne verebilirdi? Fabrikaların ve atölyelerin ebedi kölelerine, kendi öz birliklerini toplamaktan daha fazla ne cesaret verebilirdi? Böylece, proleter bir kutlama günü düşüncesi hızla benimsendi ve Avustralya’dan diğer ülkelere yayılmaya başladı, ta ki sonunda tüm proleter dünyayı fethedene dek.

Avustralyalı işçilerin örneğini ilk izleyen Amerikalılar oldu. 1886’da l Mayıs’ın evrensel bir iş bırakma günü olmasına karar verdiler, l Mayıs’ta 200 bin Amerikalı işçi iş bıraktı ve 8 saatlik işgünü talebinde bulundu. Daha sonra uygulanan polisiye ve yasal baskılarla, işçilerin bu ölçekte bir gösteriyi tekrarlaması birkaç yıl engellendi. Yine de 1888’de bu yolda yeniden karar aldılar ve gelecek gösterinin l Mayıs 1890’da olmasını kararlaştırdılar.

Bu sırada Avrupa’daki işçi hareketi de güçlendi ve canlandı. Bu hareketin en güçlü ifadesi, 1889’da toplanan Uluslararası İşçiler Kongresi oldu. 400 delegenin katıldığı bu Kongrede, sekiz saatlik işgünü talebinin en başta yer alması gerektiği yolunda karar alındı. Bunun üzerine Fransız sendikalarının temsilcisi, Bordeaux’lu işçi Lavigne, bu talebin tüm ülkelerde evrensel bir iş bırakma ile dile getirilmesini teklif etti. Amerikan işçilerinin temsilcisi, yoldaşlarının l Mayıs 1890’da grev yapılması yolunda aldığı karara dikkat çekti ve Kongre bu tarihte uluslararası bir proletarya gününün kutlanmasına karar verdi.

Otuz yıl önce Avustralyalı işçiler, aslında yalnızca bir günlük kutlama düşünmüşlerdi. Kongre, tüm ülkelerin işçilerinin, l Mayıs 1890’da sekiz saatlik işgünü için, hep birlikte gösteriler yapmasını kararlaştırdı. Kimse bu kutlamanın daha sonraki yıllarda da tekrarlanmasından söz etmedi. Doğal olarak, kimse, bu düşüncenin bir şimşeğin çakışı gibi başarı kazanacağını ve işçi sınıfı tarafından kısa zamanda benimseneceğini önceden göremezdi. Bununla birlikte, l Mayıs’ın her yıl kutlanacak sürekli bir kurum haline getirilmesinin gerekliliğini herkesin kavraması ve hissetmesi için, l Mayıs’ın yalnızca bir kez kutlanması yeterli oldu.

Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi ,sonrası

Zaman zaman Türkmax kanalında KURTULUŞ filmi oluyor ,arada denk geldimi bakarım , insanın inanası gelmiyor .

Bide Çanakkale’de  şehitliğe gidip oraları gezmiştim birkaç yıl önce , insanda ne tüy kalıyo diklenmemiş ,nede sinir kalıyor.. sonrada nerden nereye diyor insan, diyeceksiniz ne oldu ki ,ne olmadıki ilk olarak 50 li yıllarda yapılan ilk anayasa değişikleri ile ezan tekrar arapça oldu ,Kore’ye asker yolladık sırf NATO denen örgüte girebilmek için, Kore Gazilerimiz Şehitlerimiz oldu o tarihlerde. Okumaya devam et

1mayıs ve çağlayan mitingi

üstünden 3 gün geçmesine rağmen 1 mayısta yaşananlar halandaha konuşuluyor,istanbul polisinin valisinin ne yapmak istediğini ne yaptığını anlamak isteyen herkes anlamış ,anlamamak görmezden gören taraf ,göz herneyse gine anlamamıştır tabii .. nese onun üstünde çok durmadan ,her gün belkide milyon defa bahsettiğimiz demokrasiden haberimiz olmadığı , bırakın demokrasiyi , d sini bile bilmediğimiz aşikar … Okumaya devam et